21 Ağustos 2013 Çarşamba

Acı Veren Tedirginlik - [Ölmüş Gibi] İntihar!


İntihar öncesi…Belle Epoque (Güzel Çağ) olarak tanımlanan zaman sona ermiştir.

Zamana ket vurursak, her geçiş dönemi, bütünleşme açısından eksiklikleri ve toplumsal denetleme anlamında zayıflıkları barındırır.

Artık sosyalleşme treni kaçmıştır.

Bireysel ve toplumsal arasındaki denge bozulmuştur.

Yok olma – kendini yok etme - ideali, gecenin çökmesi yerine “kalkmasını” bekler. Sahnede oynanmak üzere yazılmış bir hayat biçimidir intihar.

Durkheim sosyalleşmenin sınırlarını çizerken sadece “içgüdünün otoritesi” olarak değil, sosyalleştirici pratiklerin etkisi olarak da intihar için dört sistematik ortaya koyar.

Egoist İntihar

Toplumsal bağların zayıflaması sonucu ortaya çıkar. Toplumda bireysel egonun, toplumsal egonun karşısında ve onun aleyhinde kendini aşırı bir şekilde ortaya koyduğu durumdur. Ölçüsüz bireyleşme halidir. Öz merkezli, egosantrik veya benlikçi intihar olarak açıklamak gerekir.

Bireyler vesayetten kurtulup, toplumun meşruiyetini reddettiklerinde “ölüm vasıtasıyla üzerilerindeki sorumluluktan sıyrılmaları” sağlanacak ve dolayısıyla toplumun itiraz edecek otoritesi de kalmayacaktır. Psikolojik anlamda kırılganlığı artan insanın umudunu kaybediştir.

“Neden ölmeli ?
Hiç böylesine diri, böylesine genç olmadım hayatımda.
Çivi çiviyi söker. Ama bir çarmıh yapılır dört çividen” [cp]

Buna uygun en boktan yöntem, AŞIRI DOZDA İLAÇ almaktır. Felç kalmak istemiyorsanız uygun dozda almayı ihmal etmeyiniz.        

Alturist İntihar

“Kişiliksizliğe neden olan” koşullarda yani bireyin -grubun içerisinde yok olduğu- durumlarda karşımıza çıkar. Özellikle arkaik toplumlarda gözlenir. 

Yaşadığınız toplumdur sizi "yani kendi kendinizi" yok etmek için ezen.

Buna uygun en boktan yöntem, kendinizi ASMAKTIR. Boyun kırılması ile sonuçlanır, omuriliğiniz zedelenecek ve ani ölüm gerçekleşecektir. En iyi ikinci yöntem kendinizi SİLAHLA VURMAKTIR. Boğazdan vurmak dönüşü olmayan tek yöntemdir.

Anomik İntihar

Toplumsal dengenin ihtiyaç duyduğu moderatör rolünü üstlenmediğinde, bireysel istek ve tutkuların önünde hiçbir engel kalmaz. Tutkuların disipline alınamadığı anlarda "anomi" doğar.

Kronik bir şekilde gözlemlenir.Özellikle modern çağda her yeni gün ilişkiler endüstriyel bir anlam kazanmaya başlamıştır.”Anomi sizin belirleyemediğiniz kaderin sillesidir.”

Buna uygun en boktan yöntem, ENJEKSİYONDUR. Öncelikle, korku ile düzülmemiş birey gerektirir. Beden ısınız aniden tehlikeli boyutlara ulaşır. Rush ve flash evresi hızlı sonuçlanmış ve kendinizi kısa yoldan bir sanat dersinde Road Runner isimli bir şiiri okurken bulursunuz.

Fatalist İntihar

Yaşama arzusu yerine karanlık madde yani “yok madde” konulmuştur. Fatalist intihar bir kendini fazla düzenleme halidir.Geleceği duvarlar arasında acımasızca kıstırılmış, tutkuları ezici bir disiplin altında şiddetle bastırılmış bireyin intiharıdır.

Buna uygun en boktan yöntem ise BOĞAZINIZI yada BİLEKLERİNİZİ KESMEKTİR.

Tendonları kesmek, bağlı oldukları kası kesmek 
ve en az onun kadar kasıldığınızda solmuş 
ve tanıdık çiçekleriyle saydam bir gecenin ayrıksı, 
loş karanlığına son vermek anlamına gelir. 

Öğretinin dediği gibi "yıldızlar artık gaz, insan ise bir alabalıktır."
Şimdi em’ – kendi kanını.


19 Ağustos 2013 Pazartesi

Andy Warhol - Kiss


"Senaryolar beni sıkıyor. Bir sonraki an ne olacağını bilmemek daha heyecanlı. Olay örgüsünün önemli olduğuna inanmıyorum. Olay örgüsü olan bir filmi kim izler! Sonu belli zaten. Öylesine konuşan insanları izlemek ve filme çekmek daha eğlenceli..."


"Bana hayatını anlat, ama lafın bir yerinde pantolonunu indirmeyi sakın unutma!"

13 Ağustos 2013 Salı

LCO Prelüd No: 2


Önüme çıkan benim tek muhatabım olsaydı, yalnızca yükümlülüklerim olurdu!

                Sol el akoruyla başlayan “seriş” bölümünde fa anahtarındaki akorların üst sesinden sağ elde ortaya çıkan, çıkıcı bir gam parçacığı ve onu tanımlayan, sağ elde bir gam parçacığı. Sonat’ın ana temasını oluşturan motifler. Yeni bir ezgi dili ve sana saygı duyuyorum artık.

Lütuf, kendini en iyi yatakta gösterir.
                Yalnız “özlemi bilen” dizesiyle başlayabilir misin sonata?
İnsan, kendisinden kaçan her şeyde izini bırakır.
                Demiştin. Ezgi hep dalgalar halinde hareket ediyor. Olmadığın mekanlarda.
Özlem, nesnesini yaratan parçadan meydana gelme eğilimindedir.
                Peki ya ince dengede bıraktığın o boş uzam olarak kokun. Ona ne demeli? Özlem senin nesnendir.
Şans ile veda aynı kökene sahiptir.
                Lanet olsun bu yoğunluk bir an gevşemez.Yalnız o da değil yıllar geçse op.17 insanı olumsuzluğun ve  olumluluğun arasında bocalamakta ve sonuçta hüzünle bitmektedir.
Ten, lirik bir madde olmaya yaklaştığı ölçüde, cevherleşir.
                Seni imleyen en büyük resitatif  bir oktav çizgisi edasında üzerinden atlayıp solan.
Çirkin olanı, "ilk kez görmek" diye bir şey yoktur.
“mi-fa” “si-do” “mi-si” “fa-diyez-do” “si-fa”
Giysilere çarpan ağustos rüzgarı.
                Yıldızsız bir gece, “tutanaksız tonalite” sin.
Melankoli, inceltilir ve bir bakış açısı haline gelir.
                Ziyafet salonunun terasında peygamberi dudaklarından öpmek. İnce bir bakış açısı mı istiyordun? Buyrun!
Gündelik hayat, varolduğu günden beri en kısa intahar biçimidir.
                Dışsal ölümün artık hiç bir önemi yok, yakında gidiyorum. Gelir misin?
Rastgele biri için dönüş fikri etkisizdir.
                Biliyorum. Tek başıma gerçekleştiremiyorum. Bu müzikte/aşkta herşey taşkınlık ve tutkuyla biçimlendi.
En iyi seks, sınırsız alayla uyum içinde olandır.
                Romantik çağlarda olduğu gibi. Varlığın ne kadar derinlerine inmemi istersin? Dehşet verici bir zafer şarkısı geliyor, duymuyor musun? Geçici bir yenilgi, gömüldüğüm....
Yalnızlığın, bir refleks olması gerekir.
Kurban benim. Etkisiz.
Yok etmek, bozmak değildir!
                Aldatmandansa, kırılmayı denedim. Kurban yerine gerçek olmamayı.
Ruhsal sorunların taşeronluğuna "beden" denir.
                Sıradan, kırık.
Vazgeçmenin estetiği, razı olmaya boyun eğmektir.
İşte müziğimize anlamın girdiği nokta.
Aşk, dolambaçları izlenerek tasfiye edilir.
                Iç dürtünün salt gereksiniminden kaynaklanır. Olağanüstü bir tasfiye.
Tüm kadınlar başkalarına ait. Onlara sahip olamamanın hüznü hariç.
                Bekleyiş ve Mutlu el monadlarını ele alalım.
Eylemsizlik bütün dertlerin tesellisidir.
                Başroldaki sen.
Gece, renkle hesaplaşmanın farklı bir baş kaldırısıdır!
                Op.27 piyano çeşitlemelerini aldığın gün.
Dogmanın kitabı olaydın, seni de uydururdum.
                Ancak tipik bir törenin tipik klişelerini kullandım. Uydurdum.
Olmayı unutturduğundan, silinmeye razıyım!
                Heryerde var olan olarak silinmeye razıyım.
Bilgi daha fazla esrimeyi mi gerektirir?
                Varolduğunu bilmediğim sürece ne dersin.
Aşk ilanı olarak adam öldürme en tanıdık silahtır.
                Formül hiç değişmeden tekrarlanır.
Susmak, edime katılmaktır....
                Allegro non troppo energico. yavaştan kabul edilen imge: seni motiften türettim.
Herkes acısı kadar yaşar...
Yaşamak için bırakılmış bir yön, baktım, yoktu...karda ayak izleri prelüdü.
 
 

1 Ağustos 2013 Perşembe

Coincidentia Opsitorum


"Gerçeküstücülüğün rüyalardan kopya ettiği ince ayrıntılar ve keyfi ilintiler, hem insanların iki ayrı düzlemde, iki ayrı alanda yaşadıklarını, hem de bu varoluş bölgelerinin birbirlerine tabi ya da zıt olamayacak kadar derinleşmesine nüfuz ettiklerini ortaya koyuyor. Hayatın ikiliği yeni keşfedilmiş bir şey değil, coinciden-tia opsitorum fikrine de aşinayız, ama varoluşun çifte anlamı ve hilekarlığı, gerçekliğin her köşesinde insan kavrayışını bekleyen o büyüleyici tuzak, şimdiki kadar yoğun hissedilmemişti hiç" [A.Hauser]

Man Ray. Le Retour A La Raison (The Return to Reason), 1923

Yeni normlar, yeni hazımsızlıklar yaratır. 
- düzen, düzensizlik 
- doğrulama, yadsıma 
- yüce parıltı, kısık bir sestir.