Yabancılaşma
bütün psikiyatrik durumların özüdür.
Yabancılaşan
insan’ın portresi, kendini “Cogito” ile sınırlayan kartezyenci gelenekten alır.
Bütün
yabancılaşma biçimleri bir bastırmanın sonucudur.
Karşı tarafı bastırmayı -seçen kişi- onu ancak MİSTİFİYE ederek aldatır.
Karşı tarafı bastırmayı -seçen kişi- onu ancak MİSTİFİYE ederek aldatır.
Aldatılmak
derken: Bastırılan öyle mistifiye edilir ki, bastırılmış olmadığına ya da
bastırılması için haklı nedenler olduğuna inanır.
Soyut devamlılığın koşulu: doğduğumuz günün sonsuz döngüsüdür.
Soyut devamlılığın koşulu: doğduğumuz günün sonsuz döngüsüdür.
“SUM”un
içerdiği şey, YOK oluşumuz ve geleceğe yönelik olamayacağımızın vurgusudur artık.
Bu
anlamda [VAR]olmuyoruz, [VAR]olduğumuz için olmanın taklidi yapıyoruz.
Hatamızın
kabulü, daima cogito’ya önceldi ya. İşte bu frijit olduğunuzun da kanıtıdır.
İnsan
çoğu kez ne uğruna çabaladığını bilmeden kendini aşar.
Hatta hiçbir
zaman yokluk...bilinci öncelemez.
[VAR]olmaktan vazgeçip özgürleşmeyi
denemek, akla gelen ilk: bilinçli temas kurma biçimidir.
Yavaştan da olsa farkına
varma, baskı ile öfke arasındaki farka tekabül eder.
Kendine yabancılaşma
ise baskı ve aldatmanın toplamıdır.
[YOK]olmaya temas
etmek için izin almayı seçmeyin!
Çünkü
her şeye ÖFKE duymak nörotik bir tepki değil, ilk sağlıklı adımdır!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder