23 Aralık 2012 Pazar

Yama(ç)Aşk "Yazgı Saldırgandır"


Kültürel dizge bir anlamlar toplamıdır. Anlamın bilince yaptığı dolayım, bildiği için inanan ile, inandığı için bilen insanda aynı değildir. Bildiğine inanan insan, anlamı tarihsellik içinde yerli yerine oturtmaya çalışırken; inandırılmış insan, tarihin dışında bir anlamın peşindedir. Çünkü, inandırılmış insanın zamanı, tanrının istenciyle başlayıp, gene tanrının istenciyle bitecek olan bir süreçtir.

Kalp açısından da, insanın hissettiklerinden daha fazlasını istemek aynı anlama gelir.Adanın kuzeyine bakan yamacından ışığın dik bir açıyla tam dizinin, başımın olduğu yörüngeye oturduğu o gün, uygun bir şekilde pişman olduğumu söylemiştim. Aslında pişmanlıktan çok bir can sıkıntısıydı hissettiğim. İronik bir şekilde tanrının belirlediği her şeyin, onun hatta beklide senin içinde olmamdan kaynaklanıyordu…

Bu süreçte olup bitecek olan bütün şeyler, tanrı tarafından belirlenmiştir. İnsana düşen, bu tanrısal belirlenmişliklerin içinden tanrının istencine uygun olanı eylemektir. İnandığı için bilen insan, inanan insan değildir; inandırılmış insandır. Bu bağlamda inandırılmış insan için, tanrının zamanıyla uyuşmayan öteki zamanların içinde olup biten şeyler, tanrısal istence karşı olan şeytanca durumlardır.
Bu zaman, ötekinin zamanıdır ve orada olup bitenlerde ötekine aittir. Kendisine ait olanın dışında kalan bütün kültürle din, mitos, öteki’dir.

Karakterden yoksun olduğumu bilmeme rağmen tüm öğretiye karşı cephe aldım. Yokuşun başladığı yerde elini bırakmış olmam sevginin bir istisna olarak cinayete dönüşümüydü.İçimde tüm ahlaksal kodların aşındığı, o tanrısal istence karşı seni aldatmaya olan isteğim, aslında şiddetli ıstırabın ötesinde bir başkaldırıydı.

İnandırılmış insan zamanın ardışıklığını yok saydığı için; kültürel anlam açısından yeni açılımlara gereksinim duymaz. Onun için anlam, var olanın kusursuz biçimde tekrarlanmasıdır. Ardışık zaman bilinci, insanı değişimin bilincine götürür. Değişimse kusursuz taklit yeteneğinin boşa çıkarılmasıdır. İnandırılmış insan için bu bir hatadır, günahtır, bunu istemek günahı istemektir…

Bende tanrı istiyorum ama tapınmak için değil; vahyinin mutlaklık talep eden dogmalarıyla, evrenin, akış içinde sürekli değişen gerçekliği arasında var olan paradokslara dikkat çekmek için


Brigitte Fontaine - Les Filles d'Aujourd'hui 

Yann Tiersen - La Dispute

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder